Aramızda

Aramızda

Saklanma Gizlice sevdiğini biliyorum Tutma nefesini, duyuyorum Aklındayım, baş ucundayım Öylece asılı duruyorum Uzansan da başka aşklara Dokunamazsın anla Ellerin üşüyor Duyumsuyorum Saklansan da benden öylece Baktığın aynalardan yansıyorum Yüzleş kendinle Gözlerinde yerleşmiş yaşıyorum

Sorgulama

Sorgulama

Hayatım, zamanın akışından ibaret. Bir serzeniş değil sadece gerçekliği ile yüzleşme yalınlığı. Bugün, dünden farklı mı veya başka türlü mü olacak yarın? Kendi yansıması içinde tekrarlıyor zaman kendisini durmaksızın, yanıltarak farkındalığımızı. Peşi sıra gittiğimiz bütün o öncelikler, durumlar, sorunlar, çözümler, çözümsüzlükler, çıkışlar, çıkmazlar, sevmeler, gitmeler, vazgeçişler, öfkeler, sevinçler, bağlılıklar, kopuşlar; bir başkalık mı barındırıyor içinde? Barındırmıyor, zorlama… Sorular, yanıtlardan türüyor. Biri, bir diğerinin döngüsü. Zannımız, yalnızca bir yanılgı. Birbirinden farklı görünen her yeni durum aslında sadece tekrarı bir önceki anın; biçimini biz değiştiriyoruz istemsizce, hepsi bu. Zihnimiz bize oyun oynuyor. Oyun kurucusu sensin kendi dünyanın. Ve aslında bu sebeple sürprizsiz...

Denetko

Denetko

Gölgesine varlıklarımızın Işığı damladı Ay’ın Vururken yakamozlar sahile Dünya ucundaydı parmaklarımızın Yanılsamaydı oysa geceler Göz alan ışıklı Yaslandık evrene Bilemedik, aldandık Kaybolduk kendi uzağımızda Yalnızlığımıza sarıldık

Kıvam

Kıvam

Belki de tam şimdi teslim olmalı Bırakmalı Tanrı’nın avuçlarına çırpınan ruhumu Ne memleket ne sevda meseleleri Ne kavga ne hürriyet Sadece ölümüm olsa sığındığım masumiyet Uzandığım gökyüzü benim olsa Öykündüğüm yıldızlarla taçlansam Toprak üstümü örtmese Yağmurlarla ıslanmasam Yaksalar beni Küllerim denize savrulsa Kederlerim dağılsa bin bir zerreye Kimse izlerini bulamasa Öyle mutlu olsam ki Sadece sevinçten ibaret olsam Nefes alabilsem ama Hüzünleri taşımasam Ne kimsenin olsam böylece Ne kuşandıkları ağıtları duysam Bıraksalar beni gitsem Hiç yaşamamışçasına hafif Hiç sevmemişçesine özgür Bir esintiye kapılsam Leylaklar sarsa özümü Ne yük ne elem Ben sadece şiirlerde özlensem